3 Eylül 2017 Pazar

"ABLA"YA GÖRE HAL VE GİDİŞ 14

 

"Abla" Dünya üzerindeki, -orijinal kaynakların epey uzaklaşmışlarsa da- kitaplı dinlerin kitaplarını okuyup gönlüne en uygun gelenleri içine sindirmiş ve kendisini nüfus cüzdanının belirttiği gibi "İslam" değil de dinler üzeri ilan etmiştir. Görüşüne göre zaten, bir ara konuşmalarını izlediği, bağlılığını, adanmışlığını beğendiği Cüppeli Ahmet Hoca kriterlerine göre Müslüman olmak, "abla" gibilerinin değil ancak çok ayrıcalıklı insanların altından kalkabileceği olağanüstü gayret gerektirmekte.

Yine de, tek gün oruç tutmadığı için bayrama hakkı olmadığı fikrinde olsa da sabah ev halkıyla, sonra da karşılaştığı komşularıyla bayramlaşmaktan geri durmaz.

Bayramın ikinci günü kızıyla denizden dönen "abla" "ıslak mayo ile fazla dolanmayayım" deyip üzerini değiştirmek için odasına seğirtirken verandadaki hareketle irkilir.

Toparlanır, tül perdeyi aralar başını dışarı uzatır; ikisi verandanın ferforje kapısı ağzında, biri içerde salona açılan camlı kapı dibinde "abla" ile burun buruna gelmiş üç tane yeni yetme, bıyığı terlemekte delikanlı!

En yakın olanı "bayramınız mübarek olsun" diyerek eline davranırsa da mayosunu çekiştirmekte, mahcup "abla"nın başı dışarıda, bedeni evin içinde. "Sağolasın" der ve ekler "kusura bakmayın, müsait değiliz".

Her bayram, yan sitelerden teli aşıp gelen -önceleri yaşı bunlardan daha küçük- çocuklar için özel olarak hazırladığı şekerliği alıp gelecek, kendince kutlamaya ayak uyduracak durum bu kez  yok. Görünüşe göre bayram kutlama çetesinin de bunu dert ettiği yok, çoktaaaaan az önce eğilip verandasına göz attıkları bitişik eve yollanmışlar bile.

Duştan çıkan kızına olanı anlatan "abla", "nerde eski bayramlar diye yanıp yakılanlara al işte cevap" der, "sence bu oğlanlar gerçekten bizim bayramımızı kutlamak için mi buradaydılar?"

"Abla"ya göre, doğan her şey gibi eski bayramlar da ölmekte; Yeni Dünya'nın kurucusu olacak Yeni İnsan'a yerini bırakan eski insanlarla birlikte, geçmişe karışmakta.

Hiç yorum yok: