Filmekimi’nde ilk filmi Arctic’i izlemek üzere 11:00 seansı için, Atlas Sineması’nın çok beğendiği -amfi tiyatro- salonunun basamaklarını tırmandığı sıra “abla”, ikinci kuzeninin sabahtan dikkat çektiği, -tersten okunuşu da aynı 8 10 2018 (8102 01 8)- çok özel günün verdiği derin ilhamla, birden yeni bir karara varır: Kızının küçük ailesinin yurtdışına göçme fikrine direnci kaybolur ve bir anda yerini ezoteriklerin demesiyle, -ortak payda (Müslüman = teslim olan)- “teslimiyet”e bırakır. Konuya, son birkaç yıldır, önce açık sonra üstü örtülü karşı çıkmalarının, yerini bu kadar dar bir zaman aralığında, “Baharda ben de onlarla birlikte gideceğim” fikrine dönüşüvermesi “abla” için, günün özelliğiyle desteklenen, Tanrısal yanı Yüksek Benliği’nin ilahi bir müdahalesinden ibaret.
Arctic, Mads Mikkelsen, kendisini kurtarmaya çalışırken düşen helikopterden kurtardığı yaralı kadın ve beyaz bir kutup ayısı dışında canlının olmadığı belgesel havasında bir kutup hikâyesi.
Seninle Başım Dertte: Her gece oğluna, görev başında ölen polis babasının kahramanlıklarını anlatan polis anne, birkaç yıl sonra kocasının aslında hiç de temiz olmadığını öğrenir. Dahası suçsuz bir adam da bu yüzden hapistir. Hapisten çıktığında kadın, masumiyetinden epey yitirmiş bu adamı, suçluluk-sorumluluk duygularıyla korumaya alır. Akşamdan akşama oğlana anlatılan hikâyenin değişmesi sırasında bir ara –görüntüde- annenin öfkeyle, sözde kahraman babaya saldırdığı bölüme çok gülen “abla”, romantik, hareketli, bol da kahkaha barındıran filmi beğenir. Oyunculardan biri de Audrey Tautou.
Gölün Altında: “Gençlik Ödülü lafına dikkat etseydim keşke!” diye hayıflanan “abla”, Los Angeles’de partileri dolanan herhangi birinin, kulağına çalınanlarla rahatça böyle bir film yapabileceği fikrindedir; beğenmez ama bir kere tanıtım kitapçığındaki Hitchcock lafına kanmıştır.
Kalpteki Bıçak: Sürükleyici bir seri katil hikâyesi. Eşcinsel porno filmleri yapımcısı rolünde Vanessa Paradis, oyuncuları öldürülmeye başlayınca, rüyaları aracılığıyla katili bulur. Tanıtım kitapçığına göre film “şimdiden bir kuir* klasiği olmaya aday”mış. “Abla” için film, fazlasıyla “kuir”…
Woman At War: İzlanda kırsalında, geri planda bir üçlünün müzik yaptığı, arada Ukraynalı üç kadının şarkı söylediği sıra, çevreci Halla, tek başına eylemler yaparken evlât edinme başvurusuna olumlu yanıt gelince kafası karışır. Öyle ki filmin çözümsüzlük noktasında Ukraynalı üçlü bile sessiz kalır. Müzikli, eğlenceli, duygusal, sürprizli şahane film, “abla”nın gördükleri arasında en beğendiğidir.
Uzun Bir Günden Geceye Yolculuk: Çin-Fransa yapımı film, yarıdan sonra 3D. Bazı izleyicilerin üçte birlik kısmında salonu terk etmelerinin nedeni filmin, “abla”yı da zorlayan, ağır anlatımı.
Biz Hayvanlar: Adı gibi bir film; birbirlerini aşkla hem seven hem de döven ana babanın üç oğlundan en küçüğü –ki film büyük ihtimalle onun anıları-, ağabeylerinden gizlice, tanık olduklarını yazıya ve çizgiye döker. Ufak bir oğlan torunu olması, “abla”nın filmi izlemesini zorlaştırır.
Çifte Hayatlar: Fransız yayıncı, giderek azalan okuyucu yüzünden dertlidir. Genç asistanı, -“abla” gibi eski model (bir üst kuşak)- yayıncıya, kendi kuşağının eğilimleri, hayatın son zamanda aldığı hâl üzerine bilgi, akıl verir. Bol konuşma, çok eşlilik… Tipik Fransız filminin tek esprisi, bir rolün “Juliette Binoche’a önerileceği” konuşmasının muhatabının Juliette Binoche olması.
Reklam filmleri arasında en iyisi “abla”ya göre, Filmekimi tanıtım filmi**dir. Broşür kapağındaki, içinde “Filmde Kalite ve Güvenin Adresi!” yazılı patlangaç ile alt köşesindeki “Since 2002” notu, “abla”nın 20 yıllık grafikerliği boyunca, birlikte çalıştığı tüm yaratıcı ekiplerin en üst derecede dalga geçme ifadesiyken, bu Filmekimi'nde -bir açıdan grafik tasarımın dibine dayanılmış görünmesine karşın- çemberin kapanmasıdır. Zamanında “Cağaloğlu, matbaa işi” denilerek horlanan, “çerçöp olarak” görülen yaklaşımın, artık sempati görmesinin nedeni “abla”ya göre, izlediği Moralev sitesinde okuduğu biçimde, ezoterik: “…Evet, Terazi çerçöp olarak baktığımız şeyleri bile uyuma, dengeye ve işe yarar bir şeye dönüştürmeye çalışır...”
* Vikipedi açıklamasına göre; “Queer, heteroseksüel olmayan (bknz. homoseksüel olması şart değil) ve azınlıkta kalan cinsiyet ve cinsel yönelimlerin hepsini içine alan bir şemsiye terimdir. Kuir olarak telaffuz edilir ve nadiren Türkçede bu şekilde yazılır.”
*** Moralev: https://moralev.com/2018/10/09/2018-terazi-yeni-ayi-yeniden-yapilanma/